Değişiklik Yönetimi

Yürütülmekte olan projelerde değişiklik yönetimi önemli bir konu. Hatta en önemli ve dikkatle yönetilmesi gereken bir konu diyebiliriz. Projelerin doğası gereği değişiklik istekleri mutlaka karşımıza çıkıyor. Bu istekler farklı katılımcılardan, proje paydaşlarından, gelebiliyor.  Kurumsal, büyük bir firmayı ele alalım. Satış, Pazarlama, Müşteri Hizmetleri bölümlerinden ihtiyaçlarına yönelik olarak diyelimki teknoloji grubuna proje ihtiyaçları geliyor. Teknoloji grubu içinde talep yönetimi departmanı da olsun. Gelen talepleri inceleyip iş analizini yaparak projeyi başlatıyorlar. Bu bahsettiğim organizayon yapısı matris bir organizayon olsun. Talep Yönetimini üstlenen departman aynı zamanda proje yönetimini de üstlensin. Teknoloji dışındaki gruplardan gelen iş istekleri yapılan iş analizi sonucunda projeye dönüşüyor. Bir proje yöneticisi atanıyor. Projeler ya iç kaynak kullanılarak yapılıyor ya da dışarıdan konunun uzmanı başka bir firmaya yaptırılıyor. Her iki durumda da proje yönetimi gerekli.

Projenin dışarıdan bir firmanın desteği ile yapıldığını düşünelim. Proje başlıyor, proje planı hazır, ön kapsam hazır. Proje başlıyor, ilk önce analiz aşaması ve kapsam belirleniyor. Sonra tasarım aşamasında istenilen iş detaylandırılıyor. İstekler nasıl karşılanılacak, ayrıntılı bir çalışma sonucunda dokümante ediliyor. Sonra tasarıma göre geliştirme yapılacak ve sonrasında test’ler yapılıp proje hayata geçecek. Kapsam belirlendikten sonra projeyi hangi bölümün ihtiyacı için yaptıysanız o bölümden “şunu da ekleyelim”, “bu da olursa işimiz kolaylaşır” vs gibi istekler gelmeye başlıyor. Bu istekler projenin kapsamını değiştiriyor, süresini uzatabiliyor ve ilave maliyet olarak yansıyabiliyor. Bu değişiklik istekleri kurum tarafından oluşturulmuş “değişiklik denetleme kurulu” (CCB: change control board) tarafından inceleniyor ve gerçekten faydalı ise kurul tarafından kabul ediliyor veya reddediliyor. Kurulun kararına göre değişiklik istekleri işleme konuluyor. Proje Yöneticisi’nin bir noktada kapsamı dondurması önemli. İsteklerin ardı arkası kesilmeyebiliyor. Bu standard bir süreç ve her projenin içerisinde doğal olarak karşımıza çıkıyor. PMBOK’da “integrated change control” sürecinde de bu konu detaylı olarak ele alınır.

Fakat bu değişiklik istekleri sadece kurumunuz içerisindeki iş talebini yapan gruptan gelmeyebiliyor. Projede istenilen işi başka bir firmaya yaptırıyorsanız değişiklik isteği bu firmadan kaynaklanabiliyor. Nasıl? Kurum içerisindeki bir grubun ihtiyacını karşılamaya yönelik bir proje ortaya çıktı ve işi uzman başka bir firmaya yaptıracaksınız. Şimdi bu noktada “rol ve sorumluluklar” çok iyi belirlenmesi gerekiyor. Yapılacak projede kurumun hangi noktada ne sorumluluğu olacak, işi yaptırdığınız firmanın sorumlulukları ne olacak? Kapsam çok net olarak tanımlanmalı. İstediklerinizi, işi yapan firma bu kapsam içinde değil bu yeni bir istek diyebiliyor. Bunlar net olarak ortaya konulmadığı takdirde projenin bir noktasında işi yaptırdığınız firma karşınıza ben şunları yaptım fakat kurum olarak siz geciktiniz diyebiliyor. Gecikmenizden dolayı ben şu kadar kişiyi ekstra çalıştırdım bu bizim için değişiklik diyerek karşınıza ilave maliyet ile çıkabiliyor. Projenin her safhasının, her bir kilometre taşının, her aktivitenin tarihini baştan belirleyip iletişim zeminini hazırlamakta fayda var. Bu konu gerçekten uzun, sayfalarca yazı yazılabilir.

Burada bahsettiğim konu ile yüz yüze olan birçok kişi var. Bu durumu yönetmek için projenin başından kapsamı, işi yapan ve yaptıranın rol ve sorumlulukları net bir şekilde ortaya koyulmalı, iyi bir çalışma yapılmalı ve iletişim sözlü değil mutlaka yazılı olmalı.

Bu yazıyı kaleme almamın sebebi bugün yaşadığım abartılı bir durum. Vurguladığım gibi bu konu çok dikkatli bir şekilde yönetilmeli.

12 Ağustos 2010 tarihinde bu konuda bir yazı daha yazdım. Okumak için “Proje Değişiklik Yönetimi Süreci” linkini kullanabilirsiniz.

Share